Platon, “Sokrates’in Savunması” (Apologia Sacratus) adlı diyaloğunu onun ölümünden yıllarca sonra kaleme almıştır. Yalnızca Batı felsefesinin değil, bütün bir yazın tarihinin klasikleri arasında sayılan bu eserdeki savunmasında Sokrates’in bütün bir yaşamı yanında tutkuyla savunduğu felsefe anlayışı da sunulmaktadır. Bu hayali söylev niteliğindeki savunmada Sokrates kendisini, gençliği, kafasını karıştırarak kışkırtmak, şehirdevletin (polis) yasalarını çiğnemek ve siteye yabancı tanrılar sokmakla suçlayan iddialara ve bu yüzden kendisine duyulan kuşku ve kine karşı Atina’daki halk mahkemesi “helia”nın üyeleri önünde, doğru bildiğini çekinmeden savunmaya çalışmıştır.